|
Biricik ve
Mülkiyeti Üzerine 266
Sözcüklü Bir Anekdot
H. İbrahim Türkdoğan “Haklı ya da haksız
olduğumu yargılayacak
biri varsa o da Benim, Benden başka bir yargıç yoktur.
Başkaları sadece benim
hakkımı onaylayıp onaylamadıklarını ve bunun onlarca da haklı bulunup
bulunmadığını
ifade edebilirler.” Çevirisini yaptığım,
üzerine Almanca ve Türkçe makaleler ve bir
de Almanca kitap yazdığım, uzmanı
olduğum filozof üzerine birkaç kişisel söz
söylemek istiyorum. Fransız yazar Daniel
Guérin’ın
“Anarşizm”
adlı kitabının Almanca çevirisinde Max Stirner adıyla ilk
kez karşılaştım, 20
ya da 21 yaşındaydım. Psikolojik bir
heyecanla alıntıyı okuduğum gün hemen bir kitapçıya
gittim, solcu ve anarşizan bir
kitapçıydı, nezih insanlardı orada çalışanlar. Felsefe
bölümünde
arayıp buldum kitabı. Pek de pahalı olmadığı hâlde, satın
alacak param yoktu.
Ceketimin iç cebine sığdıramadığım kitabı karnımla
pantolonumun arasına sıkıştırıp
oradan uzaklaşmadan önce, kasada çalışan tatlı
kişiyle birbirimize sempatiyle gülümsedik,
güzel bir an’dı. Stirner’in bu edimime
itiraz etmeyeceğinden emindim, etseydi
de umurumda olmazdı. Alıntıladığım tümcenin
geçtiği “Benim Erkim” adlı
bölümü 1987’de
Türkçeye çevirip ve
Köln’de bir
arkadaşımla kurduğumuz yayınevinde yayınlamıştık. Bir asır sonra
Norgunk
yayınlarında tamamını yayınladığımız kitaba bu
bölümü yeniden çevirerek
ekledim. Değişimlerin diyalektik bir yol
izlediği düşüncesi
bana hiçbir zaman hitap etmemişti; benim
gerçeğimle uyuşmuyordu. Bu tür
kuramların açıklayamadığı varoluş maceralarımın kendine
göre bir akışı vardı. Her an her şey olabilir
düşüncesiyle yaşadım –hep.
Dolayısıyla Stirner’den alıntıladığım yukarıdaki
tümce düşünsel dünyamda anında
köklü değişimler yaratmıştı. Ve böyle bir
değişime hazır bir psikoloji gereklidir.
Değilse eğer, düşünce ile içtepinin
çatışmaları ve sevişmeleri üzerinden
hazırlanacaktır o psikoloji, kendini doğuracaktır –er ya da
geç; ağlayarak,
sızlayarak, gülerek, düşerek, uçarak ... “Biricik ve Biricik” adlı makalemde Stirner’le yaşadığım düşünsel ve psikolojik şehvetimi dillendirmeye çalıştım.
|