O gömüldüğünde, ruhum huzur, dinginlik ve öyle bir kan kokusu içinde sükûn buldu ki, üstüme boşalan kanını silme düşüncesi bana dayanılmaz geliyordu. -Sienalı Azize Caterina- |
Bir
Ontolojik
Cinsel Şenlik H. İbrahim Türkdoğan |
||||||
Roberto
Ferri / San Giovanni Battista, Vaftizci Yahya
|
|
Bataille:
“İsa’nın müridi işkenceye
sürüklenir, İsa’nın kendisi de işkenceye
sürüklenmiştir.”
Seni
seviyorum –Yahya! Hoş
geldin
Yahya, dibini sevdiğim labirentime hoş geldin, Kaldır
mezar taşlarından birini ve otur içine. Dünyasal
bir dram değil, göksel oluşlardır sana sunacaklarım. Dünyayı
tanımak yeterli değildir, dünyayı yaşamak gerekir, Göksel
boyuta
varmak için. Kaçışı
olmayan ve yığınların her fırsatta kaçmaya
çalıştıkları ve her bir düşünceyle
kendilerini avuttukları; ve Senin
ve Benim için de geçerli olan bir
gerçek var: “Her durumda, en son sonuç
yalnızlıktır”, bu bilincin dalgalı
ışıkları eşliğinde etinin her hücresi arzumun nesnesi
olacaktır, bu bilincin
doğurduğu devasa birleşme istenciyle Benim olacaksın. Şunu
bil: Düşünce, zayıflara hitap eder; Ve
zayıflar
düşünceyle hitap ederler, Öyleyse
sana edimimle yaklaşacağım, Tam
olarak:
Etimle. Şurada
gördüğün
yüzlerce mezarda düşünceler
gömülüdür, Her
birini
ayrı ayrı ve özel ilgiyle ve Canlı
canlı
gömdüm ki üstüne boşalan kanlarından Büyülü
içecekler
elde edebileyim, Kutsal
dansların meyvesi adına. Ve
son
olarak: Cinsel haz ile
ölüm
arasındaki bağlantıyı yaşamak adına –Seninle. Beyaz
bala banarak ağzımda çırpınmalarından Hoşlandığım
çekirgeleri Ve
fare
derisine sardığım yarasa kafalarını Isırdığım
dişlerimle Etinden
bir
parça alacağım, Zira
kutsamış olacaksın Beni böylelikle. Bir
eski
ritüeldir bu. Senden
önce, en çok sevilen havarisi olduğun ve Şeria
ırmağında vaftiz ettiğin Tanrı’nın Oğlu'nda denemiştim; Ne
var ki,
bana tuzak kurarak kanatlarımı kesmişti. Ve
yeryüzüne fırlatılmakla cezalandırıldım. Bir
intikam
değil bu, keyf aldığım bir meşguliyet sadece. Ve
bu kez
çıkışsız bir labirent kurdum –Seni tatmak
için. Yeniden
kanatlanıp Tanrı’nın Oğlu'na –Seni
öldürdüğümü Müjdelemek
için. Ve O’nu kıskıvrak yakalayıp kanatlarımın arasında ezmek için.
Varoluşu
ölüme mâhkum eden, Nefes
almayı bir Pazar gününe indirgeyen Hıristiyanlığı O’nunla
birlikte ezmiş olacağım. Cinsel şiddet ile
ölüm şiddetinin
birleşmesinde tek beden olacağız, Sen ve Ben. Ve
her
ısırışımı hücrelerinde duyumsayarak Yüce
Tanrı’ya şükür şarkılarıyla sesleneceksin: “İyi
ki var
ettin Beni, varoluş pişmanlığı ahmakların şiarıdır, Bütün
ilahi
uğraşlarım vazgeçilmez bu animal
dürtünün
hâyâletleridir.” Ve
son
olarak kanından biri olmak için, kanından
içeceyim. Ve
kalbini
çıkarıp tepemde uçuşan yarasalarla paylaşacağım, İlahi
yüreğinde uyumak için. Seviyorum Seni –Yahya!
|